Huawei Watch Ultimate’i ilk olarak bundan kısa bir süre önce, yabancı bir sitede görmüştüm. Henüz yeni duyurulmuş bir akıllı saat olarak, özellikle metal kayışlı versiyonu dikkatimi çekmişti. Tam anlamıyla ışıltılı bir görünüme sahipti ve premium hissini görsellerden dahi alabiliyordum. En çok dikkatimi çeken özelliklerinden ikisi ise, 100 metre derinlikte dahi çalışabiliyor olması -ki bu sayede profesyonel dalgıçların bile kullanabileceği bir saat bu- ve EKG unsuruydu…
Bu haberi görmemin üzerinden birkaç gün geçti… Birden kapı çaldı ve elime bir paket tutuşturuldu. Paketin içindeki ürün ise, o yabancı sitede görüp de hayranlıkla seyrettiğim Huawei Watch Ultimate akıllı saatin ta kendisiydi! Yani Çinli teknoloji şirketi Huawei’nin yeni amiral gemisi modeli! Öyle ki bu model, yalnızca Huawei’nin değil, aynı zamanda akıllı saat pazarının da en iddialı modellerinden bir tanesi oldu bile!
Bana deneyimleyebilmem için keşif siyahı modeli geldi. Kutu içeriğinde, ekstradan bir kayış daha bulunuyor. Ayrıca, klasik tasarımlı manyetik şarj pedi de mevcut. Böylelikle saati kolaylıkla şarj edebiliyorsunuz.
Her şeyden önce, saati bileğime takar takmaz yumuşak bir his uyandırdığını söylemeliyim. Her ne kadar gösterişli, büyük bir çerçevesi ve büyük bir ekranı olsa da bilekte rahatsızlık uyandırmıyor. Zaten bu tip büyük tasarımlı saatleri sevenler de oldukça fazla. Ürünün boyutlarını 48.5 mm × 48.5 mm × 13 mm olarak belirtelim. Kayış hariç ağırlığı ise, 76 gram.
İster spor tutkunu olun, ister doğa tutkunu olun, günün her saatinde size eşlik edebilecek bir yapıya sahip olduğunu düşünüyorum.
Kauçuk kayış, “hidrojenlenmiş nitril kauçuk kayış” olarak tanımlanıyor. Dolayısıyla bir yandan rahat kullanım sunarken bir yandan da yağa, aşınmaya ve suya karşı yüksek bir direnç sunuyor.
Saatin metal çerçevesine göz attığımda, Huawei’nin bu kez ince detaylara biraz daha odaklandığını gördüm. Böylece daha dolu bir tasarım çıkmış ortada. Ek olarak, sağ yan tarafta iki, sol yan tarafta da bir tane olmak üzere 3 tane fiziksel tuş tercih edilmiş. Bu, kullanılabilirliği artıran bir detay.
Sağ üst tuşla menüler arası geçişler yapabilir, uygulama tercihlerinde bulunabilirsiniz. Bu tuş, aynı zamanda döner çember özelliğine de sahip. Yani menüleri liste formatına getirdiğinizde, yukarıya ve aşağıya doğru hızlıca hareket edebiliyorsunuz.
Sağ alt kısımdaki tuş ise, kısayol tuşu olarak görev alıyor. Bu sistem, daha önceki Huawei saatlerde de bulunuyordu. Bu tuşa istediğiniz özelliğe ya da uygulamaya erişebilmek için atama gerçekleştirebilir ve tek tuşla erişim sağlayabilirsiniz.
Ve sol üst kısımdaki 3 numaralı tuş. Bu tuş, yardım düğmesi olarak konumlandırılıyor. Bu tuş ile keşif moduna hızlıca erişilebiliyor. Bu, özellikle doğa yürüyüşleri ve kamp aktivitelerinden hoşlananların dikkatini çekecektir. Ayrıca, dalış esnasında da bu tuş yardımıyla ortalama derinliği sıfırlamak veya gaz türlerini değiştirmek için kullanılabiliyor.
100 metre derinlikte dahi çalışabilen bir saat!
Akıllı saatlerde hafif yağmurda kullanabilme, el yıkarken kullanabilme ve duş esnasında kullanabilme gibi başlıkları sıklıkla gördük. Peki ya 100 metre derinliğe kadar dayanıklı tasarıma ne dersiniz? Evet, bu gerçekten çok etkileyici! Yaz ayları yaklaşıyor ve denizde keyifli vakitler geçirirken bu saat de kolunuzda olabilir demek bu. Eğer dalış yapıyorsanız, profesyonel bir dalgıçsanız, zaten bu saatin alanında nadir bir örnek olduğunun da farkındasınızdır diye düşünüyorum. Açıkçası imkânım olsa, bir dalgıç ile deneyimler gerçekleştirmeyi çok isterdim. En azından bir Android 6.0 ya da iOS 9.0 işletim sistemli bir telefonla kullanmalısınız
Huawei Watch Ultimate akıllı saat, hem Android hem de iOS tarafında geniş bir uyumluluk sunuyor. Ürünü alırken bir Huawei telefon kullanma şartı getirilmiyor. Bu da daha fazla kullanıcıya erişebilmek için güzel. Dolayısıyla farklı telefonlarda da keşif modunu, dalış modlarını, EKG özelliğini ve saat kadran çeşitleri dahil pek çok detayı deneyimleme imkânı sunuluyor.
Büyük ve güçlü bir ekran, güçlü bir çerçeve!
Saat, 1.5 inç değerde LTPO AMOLED ekrana sahip. 466×466 çözünürlük sunan bu dokunmatik ekranü, hem iç hem de dış mekân kullanımlarında yeterli parlaklık düzeylerini sağlayabiliyor.
Öte yandan, ekranın dokunuşlara verdiği tepkiler de gayet başarılı. Yumuşak bir deneyim sunuluyor ve ufak dokunuşlarla dahi kolaylıkla yol alabiliyorsunuz.
Tabii isterseniz Always On Display, yani her zaman açık ekran özelliğini aktifleştirebilirsiniz. Bu, bilgiye erişim için daha iyi bir yöntem, ama öte yandan pil performansını da olumsuz yönde etkilediğini bilmelisiniz.
Huawei, bu ekranın dalış yaptığınızda dahi kolaylıkla görüntüleme sağlayabileceğini bildiriyor.
İşin dayanıklılık tarafına gelecek olursak…
Saatimizde safir cam kullanılıyor. Bu, çizilmelere ve darbelere karşı fazlasıyla dayanıklı bir ürün demek. Saati deneyimlediğim süreçte, ekranı iki kez metal kapı tokmağına çarptım ve açıkçası “Acaba bir şey oldu mu?” diye endişelendim. Neyse ki en ufak bir çizik dahi oluşmadı. Eğer sıradan bir akıllı saat kullansaydım, muhtemelen ekranda hasar oluşacaktı.
Saatin çerçevesi tarafında ise, nano-teknolojik seramik çerçeve tercih ediliyor ve aynı zamanda zirkonyum alaşım sıvı metal malzemeden yararlanılıyor. Bu, üst düzey lüks saatlerde ve havacılık sektöründe kullanılabilen bir malzeme. Dolayısıyla fazlasıyla özel ve özel olduğu kadar da dayanıklı. Öyle ki, titanyum ve çelikle karşılaştırıldığında, daha dayanıklı olduğu söylemek mümkün.
EKG ve arter sertliği ölçebilen akıllı saat
Akıllı saatler genellikle benzer özellikler sunulur: Çeşitli spor modları, kalori ölçümü, kalp ritmi takibi ve uyku takibi gibi… Huawei Watch Ultimate ise, bu özelliklerin yanı sıra EKG ve damar sertliği ölçümü ile fark yaratıyor.
EKG, kalp damar hastalıklarının tanısı için kullanılan bir sistem diyebiliriz. İşte bu sistem, bileğinizdeki akıllı saatin içinde size sunuluyor! Saati diyelim ki sol bileğinize taktınız. EKG özelliğini açıyor ve aktifleştirmek için sağ işaret parmağınızla sağ alt tuşa hafifçe basmanız gerekiyor. 30 saniyelik bir süreç var ve bu süreçte hareket etmemeli, konuşmamalısınız. 30 saniye sonunda size bir sorun olup olmadığı konusunda bilgi veriliyor.
Öte yandan, arter sertliği uygulamasına geldiğimizde, burada da aynı işleyişle damarlarınızın yumuşaklık düzeyi hakkında bilgi sahibi olabiliyorsunuz.
Pek çok ihtiyacınız için Huawei Sağlık uygulaması
Huawei Sağlık uygulaması, bu ürünü tam kapasite kullanabilmeniz için şart. Ücretsiz olarak Huawei resmi sitesinden ya da uygulama mağazasından indirebilirsiniz. İndirdikten sonra da en güncel sürümü edindiğinizden emin olmalısınız.
Bu uygulama, saatin elde ettiği verileri detaylıca telefon üzerinden takip edebilmenize yardımcı oluyor. Örneğin, EKG tarafında daha detaylı sonuçları burada görebiliyorsunuz. Uyku takibi verileri de tüm detaylarıyla bu uygulama üzerinden sunuluyor.
Günde kaç adım attınız, hangi rotaları izlediniz, ne gibi egzersizler yaptınız, hepsi ve dahası için Sağlık uygulamasına başvurmalısınız. Uygulama üzerinden uygulama bildirimlerini, saat kadranlarını ve çok daha fazla özelleştirilebilir seçeneği de görebiliyorsunuz.
Dahili hoparlör ile aramaları cevaplayın
Saat, telefonunuzla Bluetooth üzerinden bağlantılı olduğu süreçte, hem uygulama bildirimlerini gösteriyor hem de gelen aramaları cevaplama ya da reddetme imkânını sunuyor. Bünyesinde yer alan dahili hoparlör, iç mekân deneyimlerinde gayet berrak işitsel detaylar sunabiliyor.
Gün boyu SpO2 analizi
Yürüyüş, koşu, yüzme, kürek, ip atlama, dağ yürüyüşü, kayak ve daha pek çok egzersiz seçeneği bulunuyor. Hem iç mekânda hem de dış mekânlarda yapabileceğiniz egzersiz seçenekleri var.
Ürün, aynı zamanda bünyesinde hassas çift frekanslı beş sistemli GNSS özelliği bulunuyor. Beş ana uydu sistemi, yani GPS, GLONASS,
GALILEO, BEIDOU ve QZSS’den söz edebiliriz. Kısacası ürün, gittiğiniz parkurlara dair detaylı kayıtlar gerçekleştirebiliyor. Özellikle de açık alanlarda. Daha sonra bu detayları Sağlık uygulamasına giderek kontrol edebiliyorsunuz.
Saat, kalp atışlarınızı 7 gün 24 saat gerçek zamanlı takip edebiliyor. Eğer nabzınızda önemli bir düşüş ya da yükseliş olursa, anında bildirim göndererek sizi uyarabiliyor. Öte yandan kandaki oksijen oranınızı takip edebiliyor, ihtiyaç duyduğunuzda stres izleme ve yönetimi özelliğiyle vücudunuzu daha iyi bir dengeye oturtabiliyorsunuz.